Uçacaktım, üzüldüm
Geçen hafta Datça'ya, Palamutbükü'ne gittim. Aslında uzun zamandan sonra ilk yazım Datça'yı ve ruh halimi anlatmak üzerine olacaktı, ve fakat geri döner dönmez, inanılmaz bir konkurun ortasına düştüğümü fark ettim: ThyBrief
Öncelikle THY'yi bir açıdan kutladığımı belirtmek isterim. Risk alınası bir yaklaşımda bulundular ve ajansların en yakındığı ama en gaza geldiği konkuru tam bir yarışmaya döndürüp ortamı kızıştırdılar. Bu konkur sürecinde bile kendi reklamını yaptırdı.
Türk Hava Yolları, iki sayfalık bir brief* paylaşmış. İlk sayfada kısa bir açıklama yazısı bulunuyor, ikinci sayfada ise bir yönlendirme haritası var. İkinci sayfadaki yönlendirmeler doğrultusunda asıl brief'e, markanın gerçekten ne istediğine ulaşıyorsun. Sürekli kullanıcılara oyunlar oynayan ajanslara minik bir oyun oynamış THY anlayacağınız. Herkes anlatmış yokluğumda neyin nasıl yapıldığını, "THY Brief" diye aratınca baya kaynak çıkıyor. Brief'i nasıl toplayacağınızı anlatan bir sürü açıklama var. Ve brief de hala online...
Ajansların hemen hepsi aynı kanaldan girmiş mevzuya... Konu ile ilgili yepyeni bloglar açılmış, twitter'dan duyurumlar yapılmış, frienfeed'de geyikler dönmüş. Bizim ajansın, ben Digital McCann'deyim (hala nerede çalıştığımı öğrenemeyen arkadaşlarıma ithafen), şu ana kadar ortaya koyduğu strateji, hali hazırda olan blogumuz üzerinden konkur sürecini anlatmak ve yurtdışı McCann'lerin CEO'ları tarafından THY konkur sürecinin duyurumunu bloglarında yazılması oldu.
Görüp de topladığım, şu ana kadan online itibar yönetimi ile ilgili iş yapan ajansların bir listesi burada. Bir bakın, yorumlarınızı merak ediyorum...
Digital Mccann : http://www.digithell.net/
Beezone : http://thykonkur.wordpress.com/
PING : http://thykonkuru.blogspot.com/
Mooka : http://mookaonair.tumblr.com/
41? 29! : http://blog.41-29.com/ , http://ucurbizithy.com/
Voden : http://www.thykonkur.com/
Project House : http://thy.ph.com.tr/
EURO RSCG 4D : http://www.tk849.com/
THY'nin iki sayfalık brief'inde verilen sosyal mecraların dışına çok çıkılmadan aynı tas aynı hamam devam edilmiş. Ama benim sorunum gene başka... THY'yi bir açıdan daha takdir ediyorum, sosyal mecralarda aktif kullanmayan ajansları aktifleştirdiler. Herkesin farklı stratejiler çizmeye çalıştığı bu dönemde, yarı yarıya kağıtlar açık bir şekilde, Friendfeed baya bir kaynamış. Zaten haberdar olan bana, tekrardan haberdar etmiş herkes konuyu. Çok çok iç açıcı konuşmalar da dönmemiş, hatta tatmin edici hiç konuşma dönmemiş. Adam gibi kimse birbirini like'lamamış. Resmen Berivan'ın dediği gibi ve çok haklı: "Yan yana duruyoruz, aynı şeyden bahsediyoruz ama birbirimizi dinlemiyoruz, gibi friendfeed'in hali.."
Tatil sonrası bu tablo, üzdü beni...
*Brief nedir ile başlayayım: Reklamverenin reklam ajansından neyi, nasıl istediğini anlatan yazılı dokümana deniyor. Reklamveren kafasında dönen şeyi, taleplerini bir şekilde özetler ve reklam ajansına verir. Reklam ajansı da bunun üzerine çalışır.
**Konkur ise: Fransızca concours kelimesinden gelmekte. TDK çevirisi ile yarışma. Reklamveren, seçtiği ajansların hepsini aynı brief'i verir. Ajanslar aynı anda çalışmaya başlarlar, reklamverene işlerini sunarlar. Reklamveren de geceli gündüzlü çalışan ajanslarından birini seçer. Olay biter.
0 comments:
Yorum Gönder